Bursa Halkevi 1. Dönem (1932- 1951)


Bursa Halkevi 2. Dönem (1961-71)

Kurucu Başkan Tevfik Aycan

İnegöl Halkevi Dergisi

Bursa'da Sosyal Hayat

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İlk kadın mimarlarımızdan Münevver Belen (1913-1973) Halkevi binasının mimarıdır.

 

 

 

 

           
      Halkevleri, "Kemalist ideoloji"nin ve bu ideolojinin partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) ilkelerini toplum kesimlerine benimsetmek ve yaygınlaştırmak amacıyla kuruldu.

 Amacı ve Kapsamı
    1932 yılında hazırlanan CHP Halkevleri Talimatnamesi'nin başlangıcında, "Fırkamız, rehberliğiyle kurtardığı vatanı siyasi, sosyal ve iktisadi derin ve sağlam temeller üzerinde yükseltmek karar ve azmindedir" denildikten sonra, kalkınma ve modernleşme yolunda görevin yalnızca devlete düşmediği, çabalara bütün ulusça katkıda bulunulması gerektiği belirtilmektedir: “Halkevlerinin gayesi, milli ülküler uğrunda çalışacak mefkûreci vatandaşlar için toplayıcı ve birleştirici yurtlar olmaktır."
Çalışma Alanları
    Halkevlerinde, çeşitli uzmanlık, yetenek ve isteklere göre her yurttaşın çalışmayı tercih edebileceği dokuz çalışma alanı belirlenmişti, bunlar:
1-    Dil, tarih, edebiyat şubesi  2-    Güzel sanatlar şubesi   3-    Temsil (tiyatro) şubesi
4-    Spor şubesi     5-    İçtimâi yardım (toplumsal yardımlaşma) şubesi
6-    Halk dershaneleri ve kültür şubesi     7-    Kütüphane ve neşriyat (yayın) şubesi
8-    Köycülük şubesi      9-    Müze ve sergi şubesi                                               Heykel'deki Halkevi Binası  
 Üyelik ve Yönetim
    Halkevlerine, CHP üyesi olan veya olmayan her yurttaş üye olabiliyordu. Halkevleri dokuz kişilik bir kurul tarafından yönetilmekteydi. Bu dokuz kişilik kurulun her bir üyesi, çalışma alanlarını kapsayan şubelerin her birinden seçilen birer kişiden oluşmaktaydı. Halkevi şubesi başkanı ise, o il veya ilçedeki CHP yönetimi tarafından belirleniyordu.
 Halkevlerinin Gelişimi
    Başlangıçta 14 ilde açılan Halkevlerinin sayısı, yedi yıl sonra 1939'da ülke çapında 373'e ulaştı. Ancak 14 Mayıs 1950'de Demokrat Parti'nin seçimleri kazanarak tek parti iktidarına son vermesinin ardından, bu kültür kurumlarının yeniden düzenlenmesi yerine, CHP ideolojisine uygun gençler yetiştirdiği ve devletten yardım aldığı gerekçesiyle 1951'de 5830 sayılı yasa ile kapatılması kararlaştırıldı.
    1946'da çok partili yaşama geçildikten sonra, özellikle 1949'dan itibaren Bursa Halkevi'nin yayın organı Uludağ dergisinde, Halkevlerinin kapatılmaması gerektiği konusunda yayınlar yapılmaya başlanmıştı. Bu kurumun yalnızca CHP ideolojisini savunmasından vazgeçilmiş ve bir tüzük değişikliğiyle, her görüşten kimselerin Halkevlerine üye olabilecekleri ve çalışabilecekleri kuralı getirilmişti. Ancak bu değişim ve açılımlar, Demokrat Parti'nin Halkevlerini kapatma kararını değiştiremedi.
    Bursa Halkevi, ilk kurulan 14 il halkevi arasındadır (diğerleri Afyon, Ankara, Aydın, Bolu, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Eminönü [İstanbul], Eskişehir, İzmir, Konya, Malatya ve Samsun’daydı). Bursa Halkevi, 19 Şubat 1932’de Setbaşı'nda eski Türk Ocağı binasında çalışmalara başladı. Kurucu yönetimi şu kişilerden oluşmaktaydı:Başkan: Dr. Osman Niyazi Bey;  Üyeler: Av. Hulusi (Köymen), Maarif Müdürü Fakir, muallim Raşit, sporcu Faik (Tinel), Kız Muallim Mektebi Müdürü Cemal, Hayri ve Müze'den Veli Bey.
    Çalışmalarına hemen başlayan Bursa Halkevi, aynı yıl içinde şu komiteleri kurarak geniş bir alanda etkinlik göstermeye başladı: Spor Komitesi, Temsil Komitesi, Güzel Sanatlar Komitesi, Köycülük Komitesi, Halk dershane ve kursları, Dil-Tarih-Edebiyat Komitesi, Kütüphane ve Neşriyat Komitesi, İçtimâi Yardım Komitesi, Müze ve Sergi Komitesi.
    Kurucu yönetimin ardından ilk yönetim kurulu şu kişilerden oluşmaktaydı:Başkan: Dr. Yusuf İzzettin Yener; üyeler: Dr. Rüştü Akyürek (Edip veya Hayri Akyürek'lerden hangisi olduğu belirtilmemiş), Dr. Niyazi Bayatlı, Tahir Yetmen, Muhtar Şevket Isça, Ali Rıza İncedal, Mahmut Çaba, Tevfik Cetiner ve Fevzi Özler. Başkanlığa Şubat 1933'te Dr. Niyazi Bayatlı, 1935'te Dr. İsmail Mustafa Kulen, 1936'da da Av. Tevfik Aycan, 1943'te Dr. Şemsettin Dora seçildiler. Daha sonraki başkanlar da şunlardır: Fazıl Erman, Dr. Arif Sözen, Dt. Fahir Komman, Nihat Aymergen.

            1939'da Halkevi reisi Tevfik Aycan (ortada, eli masada) ve yetkililer

 İlçe Halkevleri ve Halkodaları
    Mudanya, Gemlik, İnegöl, Mustafakemalpaşa, Yenişehir ve Karacabey ilçeleriyle merkez ilçeye bağlı Gürsu bucağında halkevleri, Armutlu bucağı, Orhaneli, Orhangazi ve İznik ilçelerinde halkodası örgütlenmesi tamamlanmıştı. Ayrıca aşağıdaki köylerde de Halkodası vardı: 1- Kestel, 2- Aksu, 3- Cumalıkızık, 4-Dışkaya, 5- Fidyekızık, 6- Arabayatagı, 7-Demirtaş, 8- İsmetiye, 9- Çalı, 10- Yaylacık, 11- Kayapa, 12- Hasanağa, 13- Akçalar, 14- Abulyont (Gölyazı), 15- Canipli (?), 16- İrfaniye, 17- Armut, 18- Biladıyunus (Yunuseli), 19- Gündoğdu
    "II. Dünya Savaşı sırasında Bursa ve ilçelerindeki Halkevlerine ilişkin CHP teftiş raporları, Bursa vilayetinde özellikle Bursa Merkez ve İnegöl halkevlerinin aktif olduğunu, Mudanya ve Gemlik halkevlerinin beklentileri karşılayamadığını, diğer kazalardaki çalışmaların da kısmen başarılı şekilde yürütüldüğünü ortaya koymuştur. Raporlarda Gürsu nahiyesinde halkevi olarak açılan teşkilatın yetersiz kalması nedeniyle, halkodasına dönüştürülmesinin daha faydalı olacağı belirtilmektedir".

 Halkevi Binaları
    Halkevi'nin ilk açıldığı Setbaşı'ndaki eski Türk Ocağı binası çalışmalar için yetersiz olduğundan, tiyatro etkinlikleri bir süre Milli Sinema'da, 1937'den itibaren de Koza Hanı karşısındaki 450 kişilik gösteri salonunda (1940'lı yılların sonunda yanan İstanbul Sineması) sürdürüldü. 1938'de bir seyyar sinema makinesi satın alınarak film gösterilerine başlandı.
    19 Şubat 1938'de Halkevlerinin 6. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen bir toplantıda, Bursa Halkevi için modern bir bina yapılması kararı alındı. Bursa Valisi Şefik Soyer'in başkanlığında Av. Hulusi Köymen, Av. Tevfik Ayçan, Ticaret Odası Başkanı Rüştü Egel, Dr. Yusuf İzzettin Yener, Dr. Osman Niyazi Bayatlı, Dr. Şefik İbrahim İşçil, Belediye Başkan Yardımcısı Zehra Budunç, öğretmen Mümtaz Ergin, öğretmen Celal Üzmen, öğretmen Nâzım Yücelt ve vali yardımcısı Kutay'ın katıldıkları bir toplantıda, beş kişiden oluşan bir girişimci kurul oluşturuldu. Bir bölümüyle Özel İdare'ye (eski Cumhuriyet Halk Partisi binasının bulunduğu köşk), bir bölümüyle özel kişilere ait olan ve bir bölümünde de harap durumdaki Alaca Mescit'in bulunduğu arazinin kamulaştırma ve birleştirme işlemleri tamamlanarak, Bursa Halkevi'nin burada yaptırılması için proje yarışması açıldı. Yarışmaya beş mimar katıldı. Yarışmada birinciliği Münevver Belen kazandı. İnşaat 15 Mayıs 1940'ta bitirildi, Bursa Halkevi Temmuz 1940'tan itibaren bu yeni ve modern binada çalışmalarına başladı.
 Bursa Halkevi Yayınları
    Bursa Halkevi komitelerinin çalışmaları Ocak 1935'ten itibaren çıkarılan Uludağ adlı dergide yayımlandı. Ayrıca Bursa folkloru, tarihi, coğrafyası ve toplumsal yaşamı ile ilgili kitap ve broşürler bastırıldı. Bu dergi, kitap ve broşürlerin her biri, günümüzde de değerli birer kaynak olarak kullanılmaktadır. Bu kitap ve broşürlerden bazıları şunlardır:Öz Türk Adları, Çocuklara Nasıl Bakalım, Sağlık Öğütleri, Bursa Hanları (Bursa Yeni Basımevi 1935), Bitikçi Ali Rıza, Hayvanlardan İnsanlara Geçen Hastalıklar, Verem, Zührevî Hastalıklar Nelerdir, Güneş-Dil Teorisinde Müsbet ve Menfi Anlamlar, Köylerimiz İçin Müsabaka Dersleri, Bursalı Mehmet Şemsettin Ulusoy, 16'ıncı Asırda Bursa, Bursa Sıcak Suları (İhsan Üzer), İznik ve Bursa Tarihi (A. Memduh Turgut Koyunluoğlu, Bursa Vilayet Matbaası 1935), Atatürk Bursa'da 1 Şubat 1938-3 Şubat 1938 (Bursa Halkevi Neşriyat Kolu, Bursa 11 Basımevi 1938), Bugünkü Bursa Suları (İhsan Üzer, Bursa Vilayet Matbaası 1943), Bursa'da Musiki (Mahmut R. Gazimihal, Bursa Yeni Basımevi 1943).
   Bursa Halkevinin çalışmalarına bir örnek olarak, Uludağ dergisinin 26. sayısında (Mart 1940) yer alan yıllık çalışma raporu şöyleydi:   “Halkevimizin 939 yılı içinde üye sayısı 1.376'dır. Bir yıl içinde idare heyeti 34 toplantı yapmış ve dokuz komitenin toplantıları 143'ü bulmuştur. Halkla temas faaliyetinde varılan netice hepimizi çok sevindirecek bir verimdedir. Bu faaliyetlerin esaslarını rakamlarla gösterelim:
134 konferansa                       19.334 yurttaş
8 konsere                                4000 yurttaş
22 sinemaya                           10.747yurttaş
26 gösteriye                            12.450 yurttaş
5 ulusal bayrama                     2.300 yurttaş
1 baloya                                   600 yruttaş
2
  resim ve kumaş sergisine    18.400 yurttaş gelmiştir.
  
2.714 kitaplı kütüphanemizde 7.712 yurttaş okumuş; muhtelif ders ve kurslara girenlerin sayısı 1.659'u bulmuştur. Bu suretle bir sene içinde 77.102 yurttaş evimizin türlü sahalardaki faaliyetlerinden istifade etmiştir. Hoparlör neşriyatı ve dinleyicileri bu hesaba dahil değildir. Halkevimizde lisan kurslarına devam edenlerin sayısı 268'dir. Cezaevinde 120 yurttaş aydınlatılmaktadır. Resim atölyemize 74 genç devam ediyor. Koro ve daktilo kursları da faydalı olmuştur. Bunlardan başka hiç okuma yazma bilmeyenler için açılan gece kurslarına 177 kişi gelmiştir. Ayrıca 965 talebenin iştirak ettiği ikmal (bütünleme) kurslarından çok fayda görülmüştür. Her gün öğleden önce dört saat, öğleden sonra dört saat olmak üzere 45 gün devam eden ikmal kurslarından alınan neticeleri, mektep idareleri çok iyi bulduklarını bildirmişlerdir. Resim atölyemiz, gençlerin istidatlarını işletmekle beraber, ulusal günlerde yapılan çelenk ve tak tezyinlerine (süslemelerine) yardımcı olmaktadır. Yeni Halkevi binamızda açılan dört yüz tabloluk resim sergisi, tamamen bu atölyeden gıda alarak yetişmiş insanların çalışmalarının ürünüdür".
           
Kapatılma Süreci

    CHP'liler Halkevlerini tüm halkın yararlanması için oluşturulan kültür kurumları olarak nitelendirseler de Demokrat Partililer bu kurumları CHP'nin tapulu malı o larak görüyordu. Demokratlara göre bu kurumlar, CHP'nin altı oklu bayrağının kapısında dikili durduğu, birer kültür kurumu olmaktan çoktan çıkmış, CHP'nin siyaseti için birer sığınak haline gelmişti. Her yıl bu kurumlara milletin kesesinden kaynak aktarmak doğru değildi. Bu kurumların millete mal edilmesi zamanı çoktan gelmişti. İlk adım olarak 1935-1950 döneminde devlet tarafından bu kurumlara yapılan yardımları açıklamaya başladılar. ardından ülke içindeki Halkevlerinin hesaplarında inceleme başlattılar. Bursa kamuoyunu Halkevlerinin kapatılması sürecine hazırlamak da iktidarın yayın organlarına düşüyordu.  Gazeteci İsmet Bozdağ Halkevlerini hiçbir fonksiyonu kalmamış kurumlar olarak niteliyor, Bursa'daki Halkevinin bir ticarethane görüntüsü vermeye başladığını yazıyordu. "Şurasında kahve, şurasında kulüp, şurasında sinema, şurasında partı yerleşmiş ve Halkevi kuru bir tabeladan ibaret kaldı. Halkın müşterek yardımlarıyla kurulan tesisin bugünkü hali büyük bir ızdırap veriyor". Halkevlerini kapatan yasa teklifi 8 Ağustos 1951'de TBMM'de kabul edildi. Adnan Menderes Aydın milletvekili olarak Aydın Halkevini açarken, Halkevinin açılmasını bir aşama, tarihi bir başlangıç olarak nitelemiş, buna çok büyük ihtiyaç olduğunu söylemişti. Oysa 1951’de TBMM’de yaptığı konuşmada, Halkevleri ve Halkodaları kurmayı, gençlik teşkilâtını ele almayı faşistvâri görüş ve düşüncelerin ürünü olarak nitelendirmiştir. CHP'lilerin son umudu cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın bu kanunu onaylamaması idi ancak kanun kısa süre sonra onaylandı.                              
       
Bursa Halkevi ve Uludağ Dergisi, Dr. Mine Akkuş, Nilüfer Belediyesi Yayınları, 2011, 334 sayfa


1- Bursa Halkevi Uludağ Dergisi ve Türk Devrimii, Necla Aslan, yayımlanmamış yüksek lisans tezi, İstanbul Üniversitesi (2007);     2- http://bgc.org.tr/ansiklopedi/halkevleri-ve-bursa-halkevi-birinci-donem-1932-1951-.html    3- Bursa Yerelinde CHP (1946-1960), Fevzi Çakmak, Nilüfer Akkılıç Kütüphanesi yayını (2014)    4- "CHP Teftiş Raporlarına Göre II. Dünya Savaşı Yıllarında Bursa'da Eğitim ve Kültür Hayatı", Seher AKÇA, Bayram AKÇA, Çağdaş Eğitim Araştırmaları Kongre Kitabı, 2018, s, 343
adlı kaynaklardan kısaltarak alınmıştır.

Bu sitenin son güncelleştirilme tarihi 11/10/22