| 
    
      | 
    
                          
	 Bursa'da Geleneksel 
    Türk Tiyatrosu      
         Osmanlı döneminde en önemli tiyatro etkinliği 
	kuşkusuz tuluat tiyatrosu ve Karagöz idi. Karagöz oyununun yaratıldığı Bursa 
	kenti, bu açıdan tiyatro kültürünün en önemli beşiği olmuştur. Ayrıca Evliya 
	Çelebi'nin ifadesine göre Bursa'daki kahvehaneler tıpkı birer tiyatro mekanı 
	gibi  faaliyet gösterip orta oyunlarının sergilendiği yerlerdi: 
	"Kahvehanede gazelhanlar vardır ki, insanı mest ederler. Meddahların başı 
	Kurban Alisi Hamza adındaki zamanının teki idi. Meddah Şerif Çelebi 
	Firdevsi'nin Şehnamesi'ni okuyunca cennet meleklerini hayran ederdi. Masal 
	anlatıcı Harşane Mahmud, Kara Firuz, Tireli Ali Bey, Eba Müslim tebedarı 
	okumada sanki "siyer-i nebisi" idiler. Kahvehanelerin ulusu Ulucami dibindeki 
	Emir Kahvesidir. Süslü ve nakışlı bir kahve olup cihan mahbubu (dünya tatlısı) 
	rakkasları vardır. Kahve Ulucami dibinde olduğundan müezzin "haye ala's-salah" 
	deyince kahvede kimse kalmaz, hepsi camiye giderlerdi. Kahveleri birer 
	arifler okuludur." 
	    
	Bursa köylerinde, özellikle de Uludağ köylerinde bugün bile "Köy Seyirlik 
	Oyunları" geleneksel tiyatromuzun birer nüvesi olarak yüzyıllardır 
	yaşamaktadır.    
          
      
        
    Bursa'ya Modern Tiyatronun Gelişi 
        
    Abdülhamit'in baskı döneminde her toplumsal tavır tedirginlikle karşılandığı 
    için tiyatrolar da büyük darbe almıştı.Ancak Bursa bu konuda son derece 
    şanslı bir kentti.İstanbul'daki tiyatrolar dağıtılıp tiyatrocular işsiz 
    kalırken, Meşrutiyet'in en baskıcı döneminde Bursa Tiyatrosu altın dönemini 
    yaşamıştı. Bu dönemde çok sayıda gezici tiyatro Bursa'da oyun 
    sergilemiştir. Gazete haberlerine göre 1869 yılından başlayarak Bursa'da 
    gezici tiyatrolar oyun sergilemişlerdir.Ahmet Vefik Paşa dönemine kadar 
    Bursa'ya gelen gezici tiyatroların salon sıkıntısı çekmediği anlaşılıyor.    
    Ahmet Vefik Paşa ve Yerleşik Bursa Tiyatrosunun Kuruluşu 
        Gazete 
    haberlerine göre 15 Eylül 1879 tarihinde Bursa Tiyatrosu'nun yapıldığı 
    haberi verilmektedir.Bu dönemde tiyatroda Ahmet Vefik Paşa'nın Moliere'den 
    çevirdiği 34 adet eser sahnelenmiştir.Bursalılar önceleri bu oyunları 
    yadırgarken, sonraları büyük beğeni ile izlemişlerdir. 4.5 yıl Bursa Türk 
    tiyatrosunun kabesi olmuş, çok sayıda önemli sanatçının yetişmesi 
    sağlanmıştır.Bu süreç Vefik Paşa'nın bursa valiliğinden alınmasıyla sona 
    ermiştir. Hatta valinin  görevden alınma gerekçelerinden en önemlileri 
    Bursalılara bir tiyatro binası ile tiyatro kültürü kazandırmış 
    olmasıdır. İşte arşive göre Paşa'nın görevden alınma gerekçeleri: 
	    
    Tiyatro biletleri valilik binasında basılarak zaptiye çavuşları aracılığıyla 
    halka dağıtılmıştır. Hükümet sıfatına yakışmayacak biçimde Paşa, piyeslerin 
    provalarında bulunmuş, haftanın bir kaç gecesini kadınlara ayırarak onları 
    da tiyatroya getirmiş, zaptiyelerden oluşan bir bando takımını tiyatroya 
    tahsis etmiştir. Kız Okulu öğretmeni İbrahim Efendi'yi artistlere hoca tayin 
    ederek halkın ondan nefret etmesine ve bu yüzden bir takım kızların okulu 
    bırakmalarına neden olmuştur."    
	         
    Ahmet Vefik Paşa 
        
    Cumhuriyet Döneminde Bursa'da Tiyatro 
    
	     
    Türk ve Bursa tiyatrosunda 
    Ermenilerin büyük rolü vardı.Özellikle de kadın sanatçılardan hiç biri Türk 
    değildi.Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Ermeni sanatçıların ülkeyi terk etmesi 
    üzerine tiyatrolarda kadın sanatçı bulmakta zorluk çekildi. İşte bu konuda, 
    Bursa'da yayımlanan Ertuğrul gazetesinde ilginç bir haber yayımlanmıştır: 
    Rum ve Ermeni aktrislerin sahnelerimizden kovulmasından sonra açılan büyük 
    boşluğun Yahudi kızlarınca doldurulmaya çalışılması üzücüdür.Sahnede bozuk 
    Rum ve Ermeni şivelerinden kurtulmaya çalışırken, tiyatroda güzel 
    Türkçe'mizi, Rum ve Ermenilerden daha bozuk bir Türkçe kullanan Yahudi 
    şivesine terk edilmesi hiç de başarı değildir.Biz bugüne kadar gerçek 
    sahneyi görmedik daha. Gerçek sahne bize gösterilmedi....Hanımlarımız bu 
    büyük boşluğu doldurarak hem temiz ve güzel Türkçemizi Yahudi ağzının 
    bozukluğundan kurtaracaktır....Halk, gerçek sahneyi görmesi ve yaşaması için 
    büyük bir istek ve heves göstermektedir...." (31 Kanunuisani 1924) 
	    
    Cumhuriyet döneminden sonra da önce Milli Sinemada, sonra da Şark 
    Sinemasında tiyatro oyunları sergilenmekteydi. Her ikisi de Setbaşı Köprüsü 
    civarındaydı.Yunan işgalinden önce burada Burhanettin Tepsi'nin oyunları 
    sergilenmekteydi. 4 Ocak 1932'de Atatürk'ün Bursa'yı ziyaretinde Halkevi 
    tarafından burada "Akın" adlı bir oyun sergilenmiştir.
	    
    Bursa Tiyatrosunun Yeniden Kuruluşu 
    
	   
    
    1935 yılında bugünkü 
    binanın bulunduğu yerdeki Halk Fırkası, Vali Konağı ve mevcut dükkanları 
    yıktırıp yerine Halkevi binasını, 1950-51 yıllarında ise şimdiki mevcut 
    binayı yaptırmıştı.Bu binanın üst katı Marmara Sineması(bugünkü AVP 
    tiyatrosu), alt katı ise Tan Sineması (bugünkü Milli Eğitim Salonu) olarak 
    kullanılmıştı.Cumhuriyet öncesinde Halkevi ve gezici tiyatrolarla yetinen 
    Bursa nihayet, 28 Eylül 1957 tarihinde Vefik Paşa Devlet Tiyatrosu'nun 
    açılmasıyla, hem Vefik Paşa'ya vefa borcunu ödemiş hem de gerçek tiyatrosuna 
    kavuşmuştur.                                     
	  
        1987 
    yılında çıkan yangın sahne ve salonda büyük hasara neden olmuş, ancak onarım 
    ve tadilat yapılarak tiyatro tekrar hizmete sokulmuştur.1990-91 sezonunda 
    Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu Kültür Bakanlığı tarafından " En Başarılı 
    Tiyatro" ödülüne layık görülmüştür.                                                        
	Kaynak:  Kent Müzesi "Bursa'da tiyatro tarihi" 
    sergisi kitapçığı   
	   |