 |
|
Kültür sözcüğü Latincedeki 'cultura' kelimesinden
türemiştir. Bu kelimenin: 1-işleme, ekip biçme, 2-(zihin veya ruh için)
terbiye, yetiştirme anlamları vardır. Türkçe sözlük kültür kelimesini şöyle
tanımlar: 1- Tarihi, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi
ve manevi değerler ile, bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede
kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü
gösteren araçların bütünü, hars, ekin 2-Bir topluma veya halk topluluğuna
özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü 3-Bireyin kazandığı bilgi
Bu sözcüğü dilimizde ilk kullananlardan olan Ziya Gökalp kültürün tanımını
şöyle yapar: "İnsan toplumlarının bütün fertlerini birbirine bağlayan, yani
kişiler arasındaki uyumu sağlayan kurumlar hars (kültür) kurumlarıdır. Bu
kurumların tamamı o cemiyetin harsını (kültür) oluşturur". Kelimeyi
tanımlamaya girişenlerden biri de Cemil Meriç'tir. Onun tanımı şöyledir: 1-
En dar ve en maddi manada, uygun temrinlerle bazı beden ve zihin
melekelerinin geliştirilmesi (veya gelişmiş olması): kültür-fizik, matematik
kültürü 2- Daha genel olarak ve gündelik dilde; okumuş ve bu sayede zevkini,
tenkit kabiliyetini, muhakemesini geliştirmiş insanın özelliği ve bu
özelliği sağlayan eğitim. 3- Medeniyet. İlber Ortaylı, “hars” sözcüğünün
“cultura” sözcüğünün kötü bir Arapça çevirisi olduğunu, çünkü bu sözcüğün
yalnızca toprak ekimiyle ilgili olmayıp Latincede tapınmayı da içerdiğini
söyler. Ortaylı ayrıca, Rönesans'tan bu yana işlenile işlenile içerik
boşalmasına uğramış kültür sözcüğünün “hars” ya da “ekin” olarak
çevrilmesini “garabet” olarak niteler. Şerif Mardin ise kültürü “toplumların
eğitim, teknoloji, siyaset, hukuk, iktisat, sanat veya dine ilişkin
sorunlarını çözdükleri kendilerine özgü yol” olarak tanımlar.
Günlük dilde “kültürlü olmak” bilgili, görgülü, incelikli olmak anlamına
gelir. Kültürlü kişi uygarlığın nimetlerinden bilinçli olarak yararlanan,
eğitimli kişidir. Kültür terimini günümüzdeki anlamına yakın bir şekilde
ilk kez 17. yüzyılda Samuel von Pufendorf kullanmıştır. Ona göre kültür
doğaya karşıt olan ve belli bir toplumsal bağlam içinde ortaya çıkan tüm
insan eserleridir. Alman filozof Immanuel Kant kültürü insanın
mantıksal özünden dolayı özgürce hayata geçirebileceği amaçların, ideallerin
tümü olarak tanımlamıştır. Bir başka Alman filozof Herder kültürü bir
ulusun, bir halk ya da topluluğun yaşam tarzı olarak yorumlamıştır. Max
Weber ise şu tanımı yapar: "Kültür dünyadaki sonsuzcasına anlamsız olayların
sınırlı bir parçasının insan varlıkların görüş noktasından anlam ve önemle
donatılmasıdır." Kültürü tanımlamaya çabalayanlardan
bir diğeri de antropolojinin kurucularından Edward Burnett Taylor olmuştur.
Ona göre kültür “bilgilerden, inançlardan, sanattan, ahlaktan ve insanın
toplumda yaşayan bir varlık olması nedeniyle edindiği bütün öbür yetenekler
ve alışkanlıklardan oluşan karmaşık bir bütün” dür.
Antropoloji ve etnoloji bilimleri geliştikçe kültür olgusunun karmaşıklığı
daha da belirginleşmiş ve tanımlar da çeşitlenmiştir. ABD’li antropologlar
A. L. Kroeber ve Clyde Kluckhohn Kültür Kavramlarına ve Tanımlarına
Eleştirel Bir Bakış(1952) adlı çalışmalarında kültürün 164 farklı
tanımını verirler. Bunlardan biri olan “öğrenilmiş davranış” yeterli bir
tanım değildir çünkü hayvan türlerinin yaşamında da doğal davranışların
dışında sonradan edinilmiş ya da öğrenilmiş davranışların payı vardır. Bir
başka tanıma göre kültür “zihindeki düşünceler” den oluşur. Bu da yeterli
değildir çünkü düşünceler toplumda ancak dilde, eylemde ve yaratılmış
ürünlerde cisimlendikleri sürece bir anlam ve işlev kazanırlar.
Bozkurt Güvenç Kültürün Abc'si adlı eserinde kültür ile uygarlık
ilişkisini şöyle şematize eder:
Uygarlık
Kültürler Kültürlerden oluşuyor
Uygarlığın parçası Yazısı ve tarihi var
Töresel veya geleneksel Kentleşmiş bir hayat
Göçebe/küçük yerleşme Tekile varan evrensellik
Çoğulcu bir çeşitlilik Bilim-teknoloji üretimi
Bilim-teknoloji kullanımı Güçlü, egemen
Zayıf, bağımlı Uluslar üstü
Uluslar altı Kaynakça: 1-Cevizci, Ahmet, Felsefe Sözlüğü,
Paradigma Yayınları, İstanbul, 2002 2-Schroeder R., Max Weber ve Kültür
Sosyolojisi, Bilim ve Sanat Yay, 1996 3-Ana Britanica Ansiklopedisi,
İstanbul, 2000 |
|